Hata Yönetimi Teorisi Nedir?
Hata Yönetimi Teorisi (İngilizce: Error Management Theory) bilişsel önyargıların, hatalı karar vermenin maliyetini minimize eden; evrimsel süreçte ortaya çıkan adaptif hatalar olduğunu öne süren hipotezdir. Teori insan evriminde bilişsel önyargıların neden ortaya çıktığını ve nasıl çalıştığını açıklamaya çalışır. Modern dünyada özellikle belirsizlik altında karar verirken bilişsel önyargılar birçok konuda hatalı karar vermemize neden olmaktadır. Peki bu zihinsel tuzaklar neden ortaya çıkmış ve atalarımıza nasıl bir avantaj sağlamıştır? Hata yönetimi teorisi de “Bize maliyeti yüksek davranışlarımızı adaptif kavramlarla nasıl açıklayabiliriz?” sorusuna yanıt vermeye çalışır.
Hata yönetimi teorisi bilişsel önyargıların atalarımızı sonuçları belirsiz durumlarda karar verirken onları en maliyetli hataları (false positive, false negative) yapmaktan alıkoyarak bir şekilde hataların onlara maliyetini minimize ettiğini öne sürer. Uyumlu olanın hayatta kaldığı (survival of the fittest) doğada nesli sürdürebilecek en az maliyetli hataları yapma eğilimindeyizdir.1
Hata Yönetimi Teorisi; hastalıktan kaçınma, bir şeyin tadına bakmaktan kaçınma, yaklaşan sesleri algılama , başkalarının niyetini algılama, kendine aşırı güvenme, her şeyi kontrol yanılgısı gibi bilişsel önyargıları açıklamak için teorik bir çerçeve sunmaktadır. Hata yönetimi önemlidir, çünkü insanların alternatif olası hataları nasıl dengeleme eğiliminde oldukları ve bu hataları nasıl dengelemeleri gerektiği, 21. yüzyılın bir dizi zorluğu için sonuçlar doğurmaktadır.
Hata Yönetimi Teorisi Nasıl Çalışır?
Hata Yönetimi Teorisi, Yanlış Pozitif (Tip I Hatalar) ve Yanlış Negatif (Tip II Hatalar) hataların yarar ve maliyetleri arasında asimetri olduğunda; doğal seçilim mekanizmasının daha maliyetli olan hata yapma ihtimalini en aza indirmeye çalışacak bilişsel mekanizmanın seçildiğini iddia etmektedir. Hataların maliyetini en aza indirme stratejisi nesiller boyunca bir bilişsel önyargıya dönüşmüştür.2
Teori hataların maliyetlerine odaklansa da, yararlar/kazançlar göz ardı edilmiyor. Teori aslında net yarara (net yarar= maliyet-yarar) odaklanıyor. Yanlış-Negatif ve Yanlış-Pozitif hataların maliyetleri ve yararlarının toplamını dikkate alarak hangi hatanın türün devam etme ihtimalini maksimize edeceğini açıklamaya çalışmakta. Bu nedenle Hata Yönetimi Teorisine “Maliyetin Minimize Edilmesi” teorisi de denilmektedir.3
Hata yönetimi teorisinin üzerine temellendiği hatalı karar verme sürecini anlamak için Tip I ve Tip II hatanın ne olduğunu iyice kavramak gerekir.
Tip-1 ve Tip 2 Hata Nedir?
Karar verirken, yargıda bulunurken minimum hata yapmaya çalışırız. Yine de karar verme sürecinde birçok hata yapabiliriz. Bu hataların bazılarının maliyeti düşük veya çok yüksek olabilir. Özellikle belirsizlik altında karar verirken hata yapma ihtimalimiz ve hataların bize maliyeti de artabilmektedir.
Aşağıda internet ortamında sıklıkla karşılaşılan bir görsel üzerinden Hatalı Kararları açıklamaya çalışalım:
Şöyle bir örnek Tip-1 ve Tip 2 hatayı anlamamızı kolaylaştırır. Şimdi bir ilaç firmasının hamilelik testi ürettiğini varsayalım. Bu testin amacı hamileliği tespit etmek olsun. Hamile olduğunda çubukta yeşil, hamile değilse kırmızı bir gösterge belirsin. Test uygulandığında;
- Hamile bir kadının hamilelik testi yeşil gösterirse (pozitif) çıkarsa buna Doğru Pozitif (True Positive) denir. Test başarılı şekilde hamile kişinin hamile olduğunu göstermiştir.
- Hamile olmayan bir kadının hamilelik testi kırmızı gösterirse (negatif) çıkarsa buna Doğru Negatif (True Negative) denir. Test başarılı şekilde hamile olmayan kişinin hamile olmadığını göstermiştir.
- Hamile bir kadının hamilelik testi kırmızı gösterirse (negatif) çıkarsa buna Yanlış Negatif (False Negative) denir. Test hamile kadına hamile değilsin diyerek başarısız olmuştur. Buna Tip II (Type-2 Error) hata denir.
- Hamile olmayan bir kadının hamilelik testi yeşil gösterirse (pozitif)çıkarsa buna Yanlış Pozitif (False Positive) denir. Test hamile olmayan bir kadına hamilesin diyerek başarısız olmuştur. Buna Tip I (Type-1 Error) hata denir.
Tip-I ve Tip-II hatalı kararları gündelik hayata ilişkin bir karar verme süreci ile çeşitlendirelim:
GERÇEK | GERÇEK | ||
Fare | Hırsız | ||
İNANIŞ | Fare | Doğru | Yanlış-Pozitif Hata |
İNANIŞ | Hırsız | Yanlış-Negatif Hata | Doğru |
Yanlış Pozitif (Tip I Hata): Yanlış olduğu halde bir şeyi doğru olarak tanımlarsak yaptığımız hatadır. Örneğin mutfaktan bir ses geldi ve hırsız sanıp elinizde silah stresli ve sinirli şekilde mutfağa girdiniz. Işığı açtınız ve bir fare gördünüz. Boşuna gerilip aşırı reaksiyon gösterdiniz. Burada Tip-1 hata yapmış oldunuz.
Yanlış Negatif (Tip II Hata): Doğru olduğu halde bir şeyi yanlış olarak tanımlarsak yaptığımız hatadır. Örneğin mutfaktan bir ses geldi ve fare sanıp uyumaya devam ettiniz. Aslında mutfaktan gelen ses fare değil bir hırsızdan geliyordu. Siz mışıl mışıl uyurken hırsız evinizi soydu. Burada Tip-1 hata yapmış oldunuz.
Bilişsel önyargıların da karar verme sürecinde hatalı karar vermemize neden olan zihinsel tuzaklardır. Çoğunlukla fark etmeden düştüğümüz bu zihinsel tuzakların bize maliyeti vardır. Hata Yönetimi Teorisi, bilişsel önyargıların Tip I ve Tip II hatadan hangisinin maliyeti daha düşükse o şekilde hata yapmaya yönelten evrimsel sürecin adaptif bir süreci olduğunu iddia eder. Tip I ve Tip II hatanın bize faydası aynı olsa da maliyetleri arasında bir asimetri varsa örneğin Tip I hatanın maliyeti yaralanmak ama Tip II hatanın maliyeti ölmekse bilişsel önyargı bizim Tip II hata yapma eğilimimizdir.
Hata yönetimi teorisi basitçe bilişsel önyargıları, iki hatanın net yararını dikkate alarak hataların maliyetlerini minimize edecek şekilde evrimsel süreçte insan zihninde ortaya çıkan yararlı hatalar şeklinde açıklar.
Fayda ve Maliyet Asimetrisi
Hata yönetimi teorisi, sonucu belirsiz olaylar için karar verirken Tip I ve Tip II hataların maliyet ve faydaları arasındaki asimetrinin, bilişsel önyargıların oluşmasında itici güç olabileceğini öne sürmektedir.4 bilişsel önyargıların evrimsel süreçte insanların mutlak olarak daha fazla doğru karar vermesini sağlayacak şekilde geliştiğini iddia etmez.
Tip I ve Tip II hataların yararları aynı düzeyde olsa da maliyetleri birbirinden farklı olabilir. Teori evrimsel süreçte net yararı maksimize edecek bilişsel önyargının oluşmasını beklemektedir. Burada maliyetler arasındaki asimetri, kararda etkili olur.
Tip I ve Tip II hataların maliyetleri aynı olsa da yarar düzeyleri birbirinden farklı olabilir olabilir. Teori evrimsel süreçte net yararı maksimize edecek maliyetleri de minimize edecek bilişsel önyargının ortaya çıkacağını söyler. Yarar düzeylerindeki asimetri, kararda etkili olur.
Bilişsel önyargılar bir zayıflık değil, evrimsel süreçte uyarlanabilir hatalar olarak bilinen bir adaptasyondur. Adaptasyonun amacı da atalarımızdan bugüne kadar doğada hayatta kalmamızı, neslimizi sürdürme ihtimalimizi arttıracak şekilde düşünmemizi ve karar vermemizi sağlamaktır. Aşağıda sonuçlara ilişkin olasılık veya göreceli faydalardaki değişikliklerin önyargıları nasıl etkileyebileceğini gösteren genelleştirilmiş hata yönetim modeline ilişkin grafik bulunmaktadır.
Fayda > maliyet iken ; kararın başarı olasılığını olduğundan yüksek tahmin etmek bir değerlendirme hatası olsa da doğru karara götürür. Kararın başarı olasılığını olduğundan düşük tahmin etmek yine başka bir değerlendirme hatası olup bu sefer yanlış karara götürür. Maliyet > fayda iken ise tam tersi geçerlidir. Bu durumda olayın gerçekleşme olasılığı düştükçe ve/veya göreceli fayda azaldıkça daha az riskli davranmak daha mantıklı olacaktır 5
Fayda-maliyet asimetrisi için şöyle bir örnek daha verilebilir; tehlikeli durumları tehlikeli değil olarak algılamanın, güvenli durumları güvenli değil olarak algılamaktan daha büyük maliyetleri olabilir. Maliyetleri en aza indirirken faydaları en üst düzeye çıkaran hataya karşı önyargı geliştirme eğilimindeyizdir.6
Teori, belirsiz durumlardaki yargılarda yapılan bazı hataların ne irrasyonel ne de keyfi olduğunu, ancak uyarlanabilir olabileceğini öne sürmektedir.
Hata Yönetimi Teorisi Örneği 1 – Yangın Detektörü
Duman detektörlerinin çalışma prensibi de hata yönetim teorisi göz önünde bulundurularak açıklanabilir. Bir yangın alarmının amacı yangın çıktığında alarm çalmak, yangın yoksa çalmamaktır. Birçok yangın alarmı sigara dumanını bile yangın olarak algılayarak ötmeye başlamaktadır.
Tip I hatanın (yanlış pozitif, örneğin sigara dumanına bile alarm çalma) maliyeti Tip II hatanın (yanlış negatif, örneğin evi yakabilecek kadar büyümüş bir alevi tespit edememek) maliyetinden çok daha düşüktür. Burada maliyetler arasında asimetri vardır. Burada bir duman detektörünün hassasiyet eşiği Tip I hatalara eğilimli hata yapacak şekilde tasarlanmıştır.
Hata Yönetimi Teorisi Örneği 2 – Cinsel aşırı algı önyargısı
Yapılan çalışmalara göre erkekler, kadınlarla iletişim kurduğunda kadınların onlara cinsel ilgisini aşırı abartma eğilimindeyken, kadınlar erkeklerin onlara ilgisini küçümseme eğilimindedir. Hata yönetimi teorisi (sexual overperception bias) kadın ve erkeklerin bu bilişsel önyargılarının evrimsel süreçte neslin devamı ihtimalini yükselten hatalar olarak açıklamaktadır.7
Bir erkek için kendisi ile ilgilenen bir kadının onunla ilgilenmediğini düşünmek, neslini devam ettirme ihtimalini azaltan Tip II hatadır. Bir erkeğin kendisi ile ilgilenmeyen bir kadının ilgisini abartmak hatalı olsa da erkeğin neslini devam ettirme ihtimalini arttıran Tip I hatadır. Burada Tip I hatanın relatif getirisi (çiftleşmek için kadın peşinde koşmanın maliyeti ve çiftleşmenin getirisi), Tip 2 hatanın relatif getirinden (çiftleşmemenin maliyeti) yüksek olduğundan evrimsel süreçte erkek zihni Tip I hata yapacak “sexual overperception bias” önyargısını geliştirmiştir.
Bunun tam tersi de kadınların karar verme sürecinde kadınların kendileri ile ilgilenen erkeklerin ilgisini olduğundan düşük görme şeklindedir. Bu sayede kadınlar kendisi ile çiftleşip çocuğa bakma ihtimali düşük erkeklerle birlikte olmanın maliyetini minimize edecek bir önyargı geliştirmiştir.
Sıkça Sorulan Sorular
Tip I ve Tip II hataların fayda maliyet asimetrisi evrimsel süreçte nasıl etkili olmuştur?
Her iki hatanın da maliyet ve faydalarının nadiren simetrik olması nedeniyle, evrimsel süreçler maliyetleri en aza indirmek ve faydaları en üst düzeye çıkarmak için bir hatayı diğerine tercih eden bir karar verme kuralı seçmiş olabilir.
Bir karar hem bir maliyeti en aza indirip hem de bir faydayı en üst düzeye çıkarabilse de, Tip I ve II hataların eşit faydalara ancak eşit olmayan maliyetlere sahip olduğu durumlar olabilir ve bu nedenle maliyetleri en aza indirmeye yönelik bir önyargı bekleriz. Bu durumda, maliyet asimetrisi kararı yönlendirir. Ancak, I. ve II. tip hataların eşit maliyetlere ancak eşit olmayan faydalara sahip olduğu bir senaryoda, faydaların maksimize edilmesine yönelik bir önyargı bekleriz. Bu durumda, fayda asimetrisi kararı yönlendirir.
Kaynak
- Haselton, M. G., & Buss, D. M. (2000). Error management theory: A new perspective on biases in cross-sex mind Reading. Journal of Personality and Social Psychology, 78, 81–91
↩︎ - Haselton, M. G., & Nettle, D. (2006). The paranoid optimist: an integrative evolutionary model of cognitive biases. Personality and social psychology review : an official journal of the Society for Personality and Social Psychology, Inc, 10(1), 47–66. https://doi.org/10.1207/s15327957pspr1001_3
↩︎ - Johnson, D. D., Blumstein, D. T., Fowler, J. H., & Haselton, M. G. (2013). The evolution of error: error management, cognitive constraints, and adaptive decision-making biases. Trends in ecology & evolution, 28(8), 474–481. https://doi.org/10.1016/j.tree.2013.05.014 ↩︎
- Haselton, M. G., & Buss, D. M. (2000). i.b.i.d ↩︎
- Johnson, D. D., Blumstein, D. T., Fowler, J. H., & Haselton, M. G. (2013). i.b.i.d ↩︎
- Seixas, B.U., Al-Shawaf, L. (2023). Error Management Theory and the Evolution of Cognitive Bias. In: Shackelford, T.K. (eds) Encyclopedia of Sexual Psychology and Behavior. Springer, Cham. https://doi.org/10.1007/978-3-031-08956-5_83-1 ↩︎
- Haselton, M. G., & Buss, D. M. (2000). Error management theory: A new perspective on biases in cross-sex mind reading. Journal of Personality and Social Psychology, 78(1), 81–91. https://doi.org/10.1037/0022-3514.78.1.81 ↩︎